12 Ocak 2013 Cumartesi

Hz. Musa'nın Annesinin Tevekkülü


Allah Kuran'ın "Gerçek şu ki, Firavun yeryüzünde (Mısır'da) büyüklenmiş ve oranın halkını birtakım fırkalara ayırıp bölmüştü; onlardan bir bölümünü güçten düşürüyor, erkek çocuklarını boğazlayıp kadınlarını diri bırakıyordu. Çünkü o, bozgunculardandı." (Kasas Suresi, 4) ayetiyle, önceki satırlarda da değinilen Mısır Firavunu'nun azgın ve zalim bir hükümranlık sürdüğünü, halkına büyük bir zulüm uyguladığını, kavmindeki tüm erkek çocuklarını boğazladığını bildirmiştir.

Hz. Musa, Firavun'un bu zorba hakimiyeti sırasında Mısır'da dünyaya gelmiştir. Allah Hz. Musa'yı seçmiş ve onu Firavun'un bu azgın tavrına karşı mücadele etmekle görevlendirmiştir.

Allah, Firavun'un tüm erkek çocuklarının öldürülmesini emrettiği bir dönemde dünyaya gelen Hz. Musa'nın hayatta kalabilmesi için annesine vahiyde bulunmuş ve ona Hz. Musa'yı bir sandığa koyarak suya bırakmasını bildirmiştir:

"Hani, annene vahyolunan şeyi vahyetmiştik, (şöyle ki:) Onu sandığın içine koy, suya bırak, böylece su onu sahile bıraksın; onu Benim de düşmanım, onun da düşmanı olan biri alacaktır..." (Taha Suresi, 38-39)

Musa'nın annesine: "Onu emzir, şayet onun için korkacak olursan, onu suya bırak, korkma ve üzülme; çünkü onu Biz sana tekrar geri vereceğiz ve onu gönderilen (elçilerden) kılacağız" diye vahyettik (bildirdik). (Kasas Suresi, 7)

Allah, Hz. Musa'nın annesine korkmamasını ve üzülmemesini hatırlatmıştır. Allah ona Hz. Musa'nın peygamberlikle müjdeleneceğini, Kendi koruması altında olacağını bildirmiş ve onu ileride yeniden kendisine kavuşturacağını haber vererek kalbini yatıştırmıştır.

Musa Peygamberin annesi bu olayla önemli bir denemeden geçmiştir. Yeni doğmuş bebeğini bir sandığa koyarak terk edecek ve onu suya bırakacaktır. Bir insanın endişeye kapılmadan yeni doğmuş bir bebeği suya bırakabilmesi için Allah'a karşı çok samimi bir imana sahip olması ve O'na çok güçlü bir güven duyup teslim olmuş olması gerekmektedir. Allah, Hz. Musa'nın annesini böyle bir olayla denemiş ve onun bu üstün ahlakını; Kendisi'ne olan bağlılığını ve tevekkülünü kıyamete kadar yaşayacak olan tüm iman sahipleri için önemli bir örnek kılmıştır.


Musa Peygamberin annesi, Allah'ın kendisine vahyettiği gibi Hz. Musa'yı suya bırakmıştır. Allah, zorlu bir denemeden geçtiğini bilerek, Kendi Katından bir sabır ve dayanıklılık ile onu desteklemiştir:

Musa'nın annesi ise, yüreği boşluk içinde sabahladı. Eğer mü'minlerden olması için kalbi üzerinde (sabrı ve dayanıklılığı) pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse onu(n durumunu) açığa vuracaktı. (Kasas Suresi, 10)

Allah'ın "Ve onun kız kardeşine: "Onu izle," dedi. Böylece o da, kendileri farkında değilken onu uzaktan gözetledi." (Kasas Suresi, 11) ayetiyle bildirdiği gibi, annesi, Hz. Musa'nın kız kardeşine kimseye fark ettirmeden onun nereye doğru sürüklendiğini izlemesini söylemiştir.


Allah, Hz. Musa için bir kader belirlemiş ve tüm olayları, bu kaderin işleyişi doğrultusunda en güzel şekilde yaratmıştır. Allah, Firavun'a karşı zorlu bir mücadele verecek olan Musa Peygamberi, doğumundan hemen sonra onun sarayına getirtmiş ve Firavun ailesi tarafından sahiplenilmesini sağlamıştır. Allah ayrıca Hz. Musa'ya tüm süt analarını haram kılarak, onun yeniden annesine kavuşmasını da sağlamıştır. Allah'ın "Biz, daha önce ona süt analarını haram etmiştik. (Kız kardeşi:) "Ben, sizin adınıza onun bakımını üstlenecek ve ona öğüt verecek (veya eğitecek) bir aileyi size bildireyim mi?" dedi." (Kasas Suresi, 12) ayetiyle bildirdiği gibi, Hz. Musa'nın, Firavun ailesi tarafından bulunduğunu gören kız kardeşi, Hz. Musa'nın bakımını üstlenmesi ve onu yetiştirmesi için, onlara kendi annesini tavsiye etmiştir. Bunun sonucunda Allah, Hz. Musa ile annesini birbirlerine kavuşturmuştur. Allah, bu olayın bazı hikmetlerini Kuran'da şöyle bildirmektedir:

Böylelikle, gözünün aydın olması, üzülmemesi ve gerçekten Allah'ın va'dinin hak olduğunu bilmesi için, onu annesine geri vermiş olduk. Ancak onların çoğu bilmezler. (Kasas Suresi, 13)

Ayetten de anlaşılacağı gibi Allah, Hz. Musa'nın annesinin Kendisi'ne olan bağlılığını denemiş ve ardından da göstermiş olduğu sabır, teslimiyet ve güzel ahlaka karşılık 'gözünün aydın olması ve üzülmemesi' için onu Hz. Musa'nın yanına yerleştirmiştir. Allah ayrıca bu olayı, ileride Mısır'da çok büyük sorumluluklar üstlenecek ve İsrailoğulları'nı Firavun'un zulmünden kurtarmak için mücadele verecek olan Hz. Musa'nın, Firavun'un sarayına yerleştirilmesine, orada büyüyerek Firavun'a yakın olmasına da vesile etmiştir. Allah bu durumu Kuran'da şöyle bildirmiştir:

Nihayet Firavun'un ailesi, onu (ileride bilmeksizin) kendileri için bir düşman ve üzüntü konusu olsun diye sahipsiz görüp aldılar. Gerçekte Firavun, Haman ve askerleri bir yanılgı içindeydi. (Kasas Suresi, 8)

Firavun'un karısı dedi ki: "Benim için de, senin için de bir göz bebeği; onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur veya onu evlat ediniriz." Oysa onlar (başlarına geleceklerin) şuurunda değillerdi. (Kasas Suresi, 9)

Allah her olayı belirli bir kader doğrultusunda yaratmakta ve tüm insanları bu kader içerisinde yaşadıkları olaylarla denemektedir. Allah'ın "Andolsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele." (Bakara Suresi, 155) ayetiyle bildirdiği gibi, Rabbimiz bu olaylar karşısında sabır gösterenleri müjdelemekte, Hz. Musa'nın annesinin durumunda olduğu gibi onları rahmetiyle hayırlara yöneltmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder